Nörofizyoloji Nedir?

Sinir sistemlerine odaklanan sinirbilimin kolu, çeşitli işlevlere nörofizyoloji denir. Elektrofizyolojik kayıtlar gibi nörofizyolojik araştırmalar için temel olan birkaç araç vardır. Bunlar arasında yama kelepçeleri, hücre dışı tek ünite kayıt ve voltaj kelepçeleri ile diğer bilimsel yöntemler bulunmaktadır. Kalsiyum görüntüleme, ontogenetik ve moleküler biyoloji de nörofizyolojiye büyük rol oynar.

Nörofizyolojinin tarihi, 4,000 BCE kadar erken bir tarihe uzanıyor. O zamanlar bilim, doğal sakinleştirici olarak alkol ve haşhaş bitkilerine odaklandı. Edwin Smith’in cerrahi papirüsü MÖ 1700’de yazılmıştır ve bilim adamlarının antik Mısırlıların sinir sistemini nasıl anladıklarını anlamalarına yardımcı olmuştur.

Daha sonra, yaklaşık 460 BCE, Hipokrat epilepsi eğitimi gördü ve beyinde başladığı fikrini oluşturacaktı. Hipokratlar, istihbaratın, çoğu insanın düşündüğü gibi kalpten değil, beyinden kaynaklandığını teorileştiren ilk insanlardan biri olacaktır. Ayrıca duyuların ortalandığı yer olduğuna inandı.


Leonardo da Vinci de nörofizyolojiye katkıda bulunur. Onun çizimleri ve insan vücudunun yanı sıra beyin parçalama çalışmaları genel olarak sinirbilimlerin yolunu açmasına yardımcı oldu. Nico Massas, hastalıkların sifiliz gibi beyindeki etkilerini tarif ederdi. Aynı zamanda beyin içindeki ventrikül boşluklarında beyin omurilik sıvısı da bulabilir ve bu da sinir sisteminin omurilikten etkilenmesine yardımcı olur.

Nörofizyoloji tarihi hakkında çok miktarda bilgi var ve çok ileri geri dönüyor. Artık her şeyin nasıl ortaya çıktığını anladığımız kadar yeni güncellemeler yok, sadece bir şeyleri moleküler düzeyde anlamamız gerekiyor. Diğer nörobilisimlerin devreye girdiği yer burasıdır ve fizyoloji daha fazla gelişmenin yolunu başarıyla atmıştır.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here