
Glikozun, sitoplazmada pirüvata kadar parçalanma sürecine glikoliz denir. fiimdi glikozun parçalanıp enerji üretilmesi olayını detaylarıyla görelim.
Glikoz moleküllerinin solunumda kullanılabilmeleri için aktişeşmeleri gerekir. Aktivasyon için gerekli enerji ATP den sağlanır. Sitoplazmada glikoza ATP den bir fosfat molekülü bağlanması sonucu glikoz monofosfat oluşur.
Glikoz monofosfat enzim yardımıyla herhangi bir tüketim ve üretim olmadan fruktoz monofosfata dönüşür.
Fruktoz monofosfat sitoplazmada bir ATP molekülünden fosfat alarak fruktoz difosfata dönüşür. Bu bileşik kararsız bir yapıdadır.
Fruktoz difosfat ikiye parçalanarak fosfogliseraldehit (PGAL) e dönüşür.
PGAL moleküllerinin her ikisinden de ayrılan protonlar (H+) koenzim olan NAD molekülüne aktarılır. Böylelikle 2NADH + H+ oluşur.
PGAL moleküllerinin hidrojen ayrılan bölgelerine sitoplazmadaki inorganik fosfatlardan birer tane bağlanır. (Bu fosfatlar ATP den gelmez.) Böylece difosfogliserik asit (DPGA) oluşur.
DPGA moleküllerinden ayrılan ikişer fosfat molekülü enzim yardımıyla ADP lere aktarılır. Her birinden substrat düzeyinde fosforilasyon ile 2 şer ATP, toplamda 4 ATP üretilmiş olur. Bunun sonucunda da DPGA pirüvata dönüşmüş olur.
Dikkat ettiyseniz glikolizde 2 ATP harcanıp 4 ATP üretildi. Dolayısıyla net 2ATP üretilmiş oldu. Glikoliz bütün canlılarda ortak olarak sitoplazmada gerçekleşen bir reaksiyondur. Bütün canlılarda glikolizde kullanılan enzimler ortak olarak bulunur. Enzimler gen kontrolünde üretildiği için ilgili genler de tüm canlılarda ortaktır.
Glikoliz sonucu oluşan pirüvat, çeşitli maddelere dönüştürülebilir. Bu olay oksijensiz solunumun son ürün evresidir ve farklı canlılarda farklı ürünlerin açığa çıkmasını sağlar. Bu ürünler, bazı bakterilerde, mantar ve bitkilerde etil alkol, bazı bakterilerde, insanların iskelet kaslarında ve olgun alyuvarlarında laktik asit, bazı bakterilerde sirke asididir.
Oksijenli solunum yapanlarda ise, pirüvat molekülleri mitokondriye geçerek parçalanmaya